Daha Zinde Olmak İçin 5 Öneri

Daha Zinde Olmak İçin 5 Öneri

Özellikle kalabalık şehirlerde yaşayan insanların temel problemi stres ve yoğunluktur. Hem stres hem de yoğunluk, hızlı olması gereken bir yaşamla birleşince ortaya pek çok rahatsızlık çıkabilir. Bu rahatsızlıklar bazen bedeni, bazen de ruhu etkiler. Aslında beden rahatsızlıklarıyla ruhumuzu etkileyen rahatsızlıklar birbirleriyle paraleldir. Biz de bu paralelliği düşünerek sizlere basit gibi görünen ama yaşamınızı son derece olumlu biçimde dönüştürecek bazı öneriler sıralamak istedik. İstediğinizden başlayabilir ve sizi iyi geleni daha da derinleştirebilirsiniz.

1. Kendinize "Ben ne yapıyorum?" diye sorun.

Farkındalık kazanmanın en önemli formülü, insanın kendisine sorular sorabilmesidir. Özellikle dikkatimizi kaybettiğimizde, ruhsal olarak bocaladığımızda ya da zihnimizi son derece yorgun hissettiğimizde, ne yaptığımızın farkında olmak çok önemlidir. Sosyal hayatımızda ya da ofisteki yoğunluğumuzda ne yaptığımızın farkında olmadan, robot gibi yaşayabiliyoruz. Bunun sonunda rahatsızlanan, yorulan biz oluyoruz. Ne yaptığımızın farkında olmak demek, yaşamdan ne istediğini bilmek demektir. Hiçbir şeyi tamamen kontrol edemeyiz ama bazı şeylerin bizim istediğimiz gibi olmasını sağlayabiliriz. Bunun için kısa bir önerimiz var: Sessiz ve çok ışık almayan bir yere geçin. Mümkünse yere oturun. Gözlerinizi kapatın ve derin derin nefes alıp verin. Bunu en az 5 dakika uygulamaya çalışın. Uygulama bittikten sonra yapmanız gerekenleri listelemeye çalışın. Adım adım karar verin. Ne istediğinizi bilin ve kaldığınız yerden daha güçlü adımlarla devam edin. Kendini bilmek, insan için en büyük güçtür.

2. Kişisel bakımdan asla vazgeçmeyin.

Bazı insanlar çok küçük şeylerle mutlu olabilirler ve bu küçük şeyler onların yaşamını daima renklendirir. Mesela kim kırtasiye alışverişi yapmayı sevmez? Kim kendi hobisiyle ilgili dergi karıştırmaktan hatta bir şeyler satın almaktan hoşlanmaz? İşte kişisel bakım da böyledir. Bazen rahatlatıcı bir krem, bazen bir el sabunu, bazen de burun kenarlarınıza sürüp kokladığınız bir krem sizi hem rahatlatabilir hem de mutlu edebilir. Nereye giderseniz gidin, yanınızda mutlaka kişisel bakımınız için 1-2 ürün almayı unutmayın. Bu ürünlerin organik içeriklere sahip olmasına mutlaka özen gösterin.

3. Ne az yemek, ne çok yemek.

Evde, işte ve sokakta yemek yeme düşüncesi her an kafamızda. Bazen tokken bile yemek, hiç değilse bir şeyler içmek istiyoruz. Atıştırdığımız şeyler bizi birkaç dakikalığına mutlu etse de bedenimize verdiği zararları pek umursamıyoruz. Dengesiz ve kuvvetsiz bir beslenmenin bize hiçbir faydası olmayacağını bilmeliyiz. En doğru yeme-içme; doymak için değil gerçekten beslenmek için yaptığımız bir eylemdir. Bir insan da sürekli beslenmeye ihtiyaç duymaz. Doğru zamanda ve doğru biçimde beslenmeye özen gösterin. Yediklerinizin de tıpkı cildinize sürdükleriniz gibi organik olmasına dikkat edin. Dengeli bir beslenmenin hem bağışıklık sisteminizi hem de ruh sağlığınızı fazlasıyla olumlu biçimde etkileyeceğini asla unutmayın.

4. Tek başına mutluluk kaynağı: hareket.

Yürüyüş yapmış bir insanı yüzündeki huzurdan tanırsınız. En az bir saat yüzmüş bir insan çevresine huzur aşılar. Koşuya gitmek kimileri için balığa çıkmak gibidir. Bisiklet sürmek içimizdeki çocuğu hem bedenen hem de ruhen besler. Hareket etmek hayatidir ve hiç de zor değildir. Tabii ki doğaya çıkmanız, uzun soluklu yürüyüşler yapmanız güzeldir ancak şehir hayatında vakitle yarışan insanlar için küçük hareket zamanları da gayet değerlidir. İş yerinde özellikle molalarda yürüyüş yapabilir, evdeyken de marketten sipariş vermek yerine kendiniz gidip alabilirsiniz. Özellikle hafta sonları ailenizle ve sevdiklerinizle, yeşili ve denizi gören bir yerde piknik yapabilir, kendinizi hem ruhen hem de bedenen besleyebilirsiniz.

5. Bedenin ve ruhun dostu: su.

Bu son maddenin başlığını yazar yazmaz kalkıp su içtik, istersen sen de şimdi hemen bir bardak suyu güzelce içebilirsin. Vücuda yeterince giren su, bağışıklık sisteminin en önemli yakıtı. Sadece bağışıklık sisteminin mi? Elbette hayır. Vücüdun genel sisteminin en uygun biçimde çalışması için su vazgeçilmez bir öneme sahip. Bol bol su içmek; vücuttaki toksinleri temizler, hücrelerin hem çalışmasını hem de yenilenmesini sağlar, insana ferahlık verir, yorgunluğu alır, dinlendirir. Hedefimiz günde en az iki litre olmalı. Küçük bir öneri daha: Su içerken bardağınıza birkaç damla limon suyu damlatabilir ya da organik sirke ekleyebilirsiniz. Böylece hem vücudunuz temizlenir hem de bağışıklık sisteminiz daha fazla güçlenir.

İstediğiniz maddeden başlayabilir, dilediğiniz gibi geliştirebilir, sonrasında artan zindeliğinizi ve bu yazıyı dostlarınızla paylaşabilirsiniz!

Etiketler: zinde olmak, mutlu hissetmek, enerjik hissetmek, zindelik, huzur, ferahlık, mutluluk
Eylül 08, 2022
Listeye dön
cultureSettings.RegionId: 0 cultureSettings.LanguageCode: TR
Çerez Kullanımı

Sizlere en iyi alışveriş deneyimini sunabilmek adına sitemizde çerezler(cookies) kullanmaktayız. Detaylı bilgi için Kvkk sözleşmesini inceleyebilirsiniz.